Dünya genelinde askeri işbirlikleri sürekli olarak tartışma konusu olmaktadır. Son günlerde ise Türk jetlerinin, İsrail’i korumak amacıyla bir göreve atandığına dair bazı asılsız iddialar medyada geniş yer buldu. Bu iddialar, hem Türkiye hem de İsrail kamuoyunda büyük bir heyecan yaratırken, Türkiye’nin Savunma Sanayi Başkanlığı, DMM (Defence and Military Management) üzerinden resmi bir açıklama yaparak durumun netliğini sağladı.
DMM, Türk jetleri ile ilgili olarak yapılan İsrail’i koruma görevine dair haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Yapılan açıklamada, “Mevcut askeri görevlerimiz, ulusal güvenlik ihtiyaçlarımıza göre belirlenmektedir. Ülkemizin askeri gücü, yalnızca kendi sınırları içinde güvenliği sağlamak üzere organize edilmiştir.” ifadelerine yer verildi. DMM, bu tür söylentilerin iki ülke arasında oluşturulmak istenen yanlış bir algıdan kaynaklandığını ve devletlerin askeri iş birlikleriningenellikle belirli çerçeveler dahilinde yürütüldüğünü vurguladı.
Açıklamanın devamında, “Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası ilişkileri, başta dost ve müttefik ülkeler olmak üzere her daim şeffaflık ilkesiyle hareket edilmektedir. Hiçbir ülkeye direkt ya da dolaylı bir askeri destek vermek gibi bir planımız söz konusu değildir. Askeri unsurlarımız, yalnızca ülkemizin dış güvenliğini sağlamakla yükümlüdür.” denildi.
Askeri işbirlikleri ve stratejik ittifaklar, ülkeler arasında güvenlik ve istikrar sağlanması açısından önemli bir rol oynamaktadır. Ancak bu işbirlikleri her zaman medya tarafından dikkatlice izlenen ve bazen abartılan unsurlar olabilmektedir. Türkiye’nin askeri gücü, NATO üyeliği ve bölgesel güvenlik politikalarıyla şekillendiği için, söz konusu iddialar Türkiye’nin uluslararası statüsü üzerinde olumsuz bir etki yaratma potansiyeline sahiptir.
Özellikle Orta Doğu’daki jeopolitik gelişmeler, Türk jetlerinin başta İsrail olmak üzere diğer ülkelere yönelik askeri görevlerde bulunup bulunmayacağı konusunda çeşitli spekülasyonlara yol açmaktadır. DMM’nin yaptığı bu açıklama, Türkiye’nin askeri gücüyle ilgili spekülasyonların önüne geçmek amacı taşımakta ve kamuoyuna gerçek durumu aktarmayı hedeflemektedir.
Türk jetlerinin yurt dışında yaptığı görevler genellikle NATO misyonları, BM barış gücü görevleri veya Türkiye Cumhuriyeti’nin ulusal çıkarları doğrultusunda gerçekleşmektedir. DMM’nin açıklamasında, bu tür görevlerin nasıl belirlendiği, görevlerin hangi kriterler etrafında oluşturulduğu gibi önemli bilgiler de verilmektedir. DMM, "Türkiye Cumhuriyeti’nin askeri varlığı, savunma ve güvenlik politikalarımız dahilinde, kesinlikle ulusal menfaatler çerçevesinde şekillendirilmektedir." diyerek hem yanlış anlaşılmaların önünü almakta hem de stratejik duruşunu pekiştirmektedir.
Sonuç olarak, Türk jetlerinin İsrail’i korumak için görevlendirildiği iddiaları, DMM’nin resmi açıklamasıyla kesin bir dille yalanlanmıştır. Türkiye’nin askeri stratejileri, her daim ulusal güvenlik odaklı olarak belirlenmekte ve gelişen dünya şartlarına göre şekillenmektedir. İleriye dönük olarak bu tarz spekülasyonların azalması, hem Türkiye’nin uluslararası ilişkileri açısından önemlidir hem de müttefik ülkelerle olan ilişkilerin güvenilirliğini artıracaktır.
Türkiye Cumhuriyeti, hem askeri hem de diplomatik alanda üstlendiği sorumluluklarını ciddiyetle sürdürmekte ve bu konuda gerekli tüm açıklamaları yapmaya devam etmektedir. DMM’nin gün içerisinde yaptığı bu açıklama da, resmi kanallardan gelen bilgilere olan güveni pekiştirmekte ve askeri spekülasyonların önüne geçmektedir.